Sosyal Politikalar

22 Mayıs 2018

Tarihin başlangıcından beri Türkler sosyal yardımlaşma ile dayanışmayı esas alan bir hayat tarzı sürdüre gelmişlerdir. Böyle bir hayat tarzını benimseyen milletin vücut verdiği devletin de “sosyal devlet” niteliklerine sahip bir devlet olacağı şüphesizdir. Nitekim, Göktürk Kitabelerinde Türklerin, kendi devletlerinden bekledikleri hizmetlerin en başında, “Halkı, karnı tok ve sırtı pek kılarak, dirlik-düzenlik, huzur ve barış içinde yaşatmak” görevlerinin yer aldığı da tarihi bir gerçektir. Ayrıca, açı doyurmak, çıplağı giydirmek, yaşlı ve düşküne, muhtaç olanlara yardım etmek gibi bir anlayışla yaratılmış olan Türk, yüce dinimiz İslamiyet ile müşerref olduktan sonra, bu yüce dinin emirlerine uygun bir hayat tarzını da benimsemiş ve Sosyal Toplum – Sosyal Devlet ikilisini bütün tarihi boyunca devam ettirmiştir. O halde, Türk Milletini meydana getiren bireylerin ve grupların bir arada yaşayabilmeleri için dengeli, adil ve paylaşımcı bir düzenin oluşturulması şarttır. Merkez Parti vatandaşlarının refah ve mutluluğunu artıracak sosyal politikalar yürütecek, işsizler, yoksullar, çocuklar, balkıma muhtaç yaşlılar için özel projeler uygulayacak ve bu insanlarımızın insan onuruna yakışacak şekilde yaşamalarını sağlayacak bir sosyal devlet anlayışını tesis edecektir. Sosyal harcamalar mali disiplin altına alınacak enflasyonist ve popülist uygulamalar neticesinde ekonominin işlemesini aksatan, güven sarsıcı ve istikrar bozucu etkileri engellenecektir.