Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Karslı yapılan darbe girişimi ile ilgili görüşlerini açıkladı.
15 Temmuz’da ordu içindeki birtakım cuntacı askerler tarafından yapılan darbe girişimi ile ilgili olarak görüşlerini açıklayan Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Karslı “Darbeye kimse tamam demez.Bir insanın darbeden yana olması için aklını kaybetmesi lazım, hele ben bir hukukçuyum..Darbeden yana olmam için hiç bir geçerli gerekçem olamaz.Bu olay insanın konuşmaktan bile utanacağı ,midesinin bulandığı, rezil, hiçbir hukuka ve vicdana yakışmayan, izahı olmayan bir hal. Bir kere darbeyi hiç kimse istemez. Siyasi iktidarda sıkıntılar varsa bunun çözümü de siyasi şekilde olmalıdır. Hukuki ve demokratik kaideler içinde olmalıdır. Bu sebeple kimse darbeden taraf değil” dedi.
Ülkemizde yaşayan her sağduyu sahibi vatandaşların darbeye karşı gösterdiği tepkinin demokrasi adına sevindirici olduğunu söyleyen Prof. Karslı, milletimizin iktidar, muhalefet, milletçe birlikte hareket ederek bunu gösterdiği belirterek sözlerine şöyle devam etti. “Demokrasi adına bu yaşananlar ve gelinen netice sevindirici. Ama benim anlamadığım ve üzüldüğüm nokta şu her olayda olduğu gibi bu olayda da olduğu gibi aklımızla değil de, his ve heyecanlarımızla hareket ettik. Neden, niçin, neden böyle oluyor diye sorgulamadık.
Şimdi kendilerince darbe yapmaya çalışanlara bakıyoruz. Bir grup asker. Ülkemizde mevcut asker sayısına bakarsak bu eyleme kalkışanlar askerimizin içinde küçük bir grup. Askerimiz emir komuta zinciri içerisinde buna taraftar değil. Zaten şimdiye kadar da olmamış.”
Ben hiç bir ihtilalde Türk askerinin millete silah çektiğini görmedim
Hiç bir darbenin millete karşı değil mevcut hükümetlere karşı yapıldığının altını çizen Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Karslı bu yapılmak istenen darbe girişimin çok yönlü olarak ele alınarak değerlendirilmesini söyleyerek “Darbe bir hükümetin başına karşı yapılır. Hükümetin başını alırsın sonrası malum seyir içerisinde devam eder.
Ama şimdi bir taraftan güya darbe yapılıyor, jetler uçuyor. Bir taraftan da hükümet yetkilileri canlı yayın yapıyorlar. Dolayısıyla burada bir gariplik var. Şimdi bir insan orduya mensup olupta kısa bir süre içerisinde bu makama gelmez. Bu makama gelmesinde ve bu fikre girmelerinde ehli olmayan insanların bu kişileri bu görevlere tayin etmeleri önemli. Bunda olayların bu noktaya gelmelerine göz yummaları sebebiyle hükümetin de mesuliyeti var. Bana göre darbe yapmaya çalışanların lideri diye gösterilen eski Hava Kuvvetleri Komutanı şimdi Yaş Üyesi Orgeneral Akın Öztürk’ü o makama getirenler de muhakeme edilmeli.
Darbe girişiminde bulunan subayların bugüne kadar kendilerini nasıl açığa çıkmadan fikirlerini gizledikleri iyi araştırılmalı. Yaş Üyesi Orgeneral Akın Öztürk her yıl yaş toplantılarında bir rütbe almış. Bu rütbeyi yetkililerin imzasıyla almış. Darbe girişiminde bulunan askerlerin bir çoğu önlerindeki askerler diskalifiye edilerek bu makama getirildiler. Hep el üstünde tutulan, makbul kabul edilen insanlar. Özellikle balyoz ve ergenekon davalarında ehemmiyet verilen, bilgileri alınan insanlar.
Benim aklım böyle bir darbeyi almıyor. Bir asker tankın üzerinde ellerini kaldırıp teslim oluyorsa böyle bir darbe olmaz. Emir veren de ‘tatbikata gidiyoruz’ diyerek getirdiyse zaten böyle darbe olmaz.
Bu işin her tarafı dökülüyor. Bizim mehmetçiğimiz genceçik pırıl pırıl askerlerimiz Güneydoğu’da şehit olurken kınalı kuzu,yine emirle köprüye çıkınca bu defa hain, olmamalı” dedi.